SEO vs PPC; işletmenizin ilk önce hangi arama motoru pazarlaması taktiğine yönelmesi gerektiği aklınızda en çok yer eden soru olabilir. Aldığınız çoğu cevapta bu karmaşıklığın derinleşmesine yol açabilir.
Her iki önemli pazarlama gücünü de inceleyerek bu sorunun en doğru cevabına ulaşalım;
Kalıplaşmış artılar, eksiler ve avantajlar listesi oluşturmak çok zor olmaz, yüzlerce şey ortaya koyabiliriz. Fakat bugün insanların bu konu hakkında (her iki hizmet içinde) kullandıkları yanılgılar var. Bu yanılgıların ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğuna bakacağız.
SEO ve PPC Karşılaştırmasında ki Yanılgılar
Tutarlılık açısından bakıldığında temel olarak karşımıza çıkan arama pazarlaması yanlışlarından biri ” PPC size hızlı sonuç verir ve SEO Çalışmaları uzun zaman alır “. Bu ifade bir bakıma doğru, SEO Zaman gerektirir. Ancak bu durum size yanlış bakış açısı verir.
PPC
Tıklama Başına Ödeme reklamları söz konusu olduğunda, hızlı bir şekilde sonuç alacağınızı mı düşünüyorsunuz? Çoğu insan istediği sonuçları alamaz, çünkü hedeflenen anahtar kelimelerin ve markaların uyumlu olup olmadığı, nasıl bir etki göstereceği önceden bilinemez.
Bir reklam kampanyası düşünün, içinde birçok anahtar kelimenin olduğu… En iyi dönüşümü hangisinden alacağınızı bilemezsiniz. Bu kelimelerin hacmine bağlı ve istatistiksel olarak önemli veriler elde edene kadar bu “kelime” diyemezsiniz.
Bütçe durumunuza bağlı olarak, belirli anahtar kelimelerin kar getirip getirmeyeceğine karar vermek için yeterli veriye sahip olmalısınız. Bu süreç 3 – 6 ay sürebilecek belirli bir sayıda tıklamaya ihtiyacımız olduğu anlamına gelir.
Bir kampanya oluşturabilirsiniz, bu kampanya ile tıklamalar da alabilirsiniz ama bu trafiğin faturalandırmada mantıklı bir maliyet oluşturduğunu görmek ve dönüşüm sağladığından emin olmak o kadar kolay olmayacaktır.
PPC’yi işiniz için karlı bir kanal haline getirmenin bir süreç gerektirdiğini anlamak önemlidir.
SEO
Diğer bir arama pazarlaması olan SEO ise zaman alır. Buradaki yanlış anlama “bu uzun zaman alacaktır”. SEO gerçekliği çok hızlı gerçekleşebilir! Nereden başladığınıza ve hedeflerinizin ne olduğuna bağlıdır.
Eğer yeni bir işletme, yepyeni bir web sitesine sahipseniz en az 1 yıl en çok 4 yıl sürebilir.
Altı ay değil, Üç ay değil.
Çünkü, Google’ı yenmek amacında değilsiniz. İnsanların beynine yazdığı yanılgı budur. Hedefinizin gerçeği, diğer tüm markaları yenmektir.
Hedeflediğiniz anahtar kelimeleri sıralamaya çalışan tüm rakiplerden daha fazla kişinin markanız hakkında konuşmasını sağlamanız gerekir.
Bunun için;
- Bahsedilirlik
- Haberlerde senin hakkında konuşan insanlar
- Sektöründe senin hakkında konuşulanlar
- Sizinle ilgili konuşan ortaklar
Evet tam da düşündüğün şey, Bağlantı Oluşturmak. Bahsettiğim tam anlamıyla bu, markanızı bağlantı kurma taktikleriyle oluşturmanız gerekir. Kaliteli bir geri bağlantı olmadan sıralamalarda yer almak bazı durumlarda zor olabiliyor. Zor olmasa da kim istemez ki bunu… Sizden bahsedilen kaliteli yönlendiriciler ve sözler, bu harika olur.
Tabi ki bunlara gelmeden önce olması gereken temel adımlar var. Mesela temiz kodlanmış bir web sitesi, olağanüstü bir tasarım… Aynı zamanda bu potansiyel kitleyi karşılayan harika içeriklere ihtiyacınız var. Resmin tamamına etki eden bu parçaların her birine ihtiyacınız var.
İnsanların sizden bahsetmesini sağlayın ve iyi içeriklere sahip olun, doğru SEO Ajansı veya SEO Uzmanı ile çalışın. Size ilk sıra garantisi verenlerle değil 🙂
Doğru adımlar ve önerilerin işlemesi ile SEO’nun elde edeceği başarı çoğu zaman PPC’den daha etkili hale gelir. O başarı 7/24 orada düşünsenize bunun için zaman planlaması, bütçe arttırması yapmanıza gerek yok.
Beşinci konumda aldığınız, sonra üçüncü konum ve ilk konuma gelerek elde ettiğiniz tıklama oranlarının artışını düşünün. Bu durum ilk üç ayda PPC’nin yapabileceğinden daha fazla olabilir.
Bazen kelimelerde ilk sayfada var olmak kolay olmayabilir. Uğraşırsınız, ama gerçekten hedef için ve potansiyel kitlenize ben buradayım demek için. İşte o zaman kazandığınız sadece konum olmakla kalmaz. Bu süreç 2 yılda sürse 4 yılda sürse değdiğini görürsünüz.
Bu eylemlerin her birinin maliyeti hala mevcut. SEO ücretsiz bir çalışma değil elbette…
Aradaki fark, ücretli aramada doğrudan bir ajansa ve Google’a ödenen reklam ücretleri var. SEO’da yine ajansa ödenen bir maliyet söz konusu ama, içerik yazan bir ekip, dönüşüm odaklı geliştirmeler ve tüm teknik sorunları düzeltmenizi sağlayan geliştiricilere ödeme yapıyorsunuz.
SEO ve PPC Karşılaştırması
Bu iki hizmeti yan yana getirdiğinizde, o zaman güçlü bir şey elde edersiniz. Düşünce; SEO’ya karşı PPC olmamalıdır. PPC ile SEO aynı olmalıdır.
Öncelikli Yapılması Gerekenler;
İlk olarak, genel bütçenizi değerlendirin.
Google’a ve bir ajansa ödeme yapmak için yeterli paranız var mı?
Google’a ortalama ayda 4.000 ₺ ödediğinizi düşünün. Aynı zamanda bir ajansa reklam ücretinin en az %10 – en çok %30’luk danışmanlık ücreti ödersiniz.
Fakat siz bu kampanyaların ne kadar doğru çalıştığını, hesap uzmanının verimliliğini net bilemezsiniz. Verileri okuyabilmek, yada okuyabileceğiniz düzeyde hazırlanan verimlilik raporuna sahip olmalısınız.
Bütçeniz SEO veya PPC için Uygun Mu?
Her işletme mümkün olduğunca en iyi ajansı kiralamak ister. Fakat bütçesi doğrultusunda ilerleyebilecekleri bir ajans ile anlaşmaya varırlar. Bazen fiyat durumu farklı kılar. Yada epey bir farklı kılar diyebilirim… Ve şatafatlı pazarlama sözlerine uygun sandıkları o maliyetleri çöp edeceklerinden habersizce inanırlar.
Şöyle Örnekleyelim; 6.000 ₺ bir bütçe ayırabildiğiniz farz edelim. bunun 5.000 ₺ kısmını reklama, 1.000 ₺’lik kısmını ajansa vermek yerine – daha kaliteli işler sağlayacağına inandığınız ajansa yarı yarıya yaptırın. Ajansa 3.000 ₺ – Google’a 3.000 ₺ bütçe ayırın.
Hangi arama terimlerinin geliri karlı bir şekilde arttırdığını öğrenmeniz gerekir ve ayda 10 saat zaman ayıran bir ajans bunu asla yapamaz.
Sadece SEO yapmak istiyorsanız ve 6.000 ₺’lik bir bütçeye sahipseniz, bu fiyat için doğru bir hizmetle çok fazla başarı elde ederek patlama yaratabilirsiniz.
SEO firmasına ödeme yaparken 2.500₺’den 1.500₺’ye düşmekten kaçının. İstediğiniz sonuçları elde etmek için gerçek uzmanlığa sahip olduklarından emin olun. Önceki çalışmaları inceleyin, aynı sektörde başarı aramak bir artı olsa da, farklı sektörlerde elde edilen başarılar sizi çekmelidir.
Kaynaklarınızı İnceleyin
İşletmenizin dahili kaynaklarına bakın. Bir çizelge oluşturun ve şirket içinde neler yürütebileceğinize bakın.
Eğer kaynaklarınızda;
- Stratejik yazarlar
- Marka varlığı
- otoriter web sitesi
- yetersiz kelime hedeflemesi
- daha önce bir Tecrübeli SEO ajansı ile deneyim yok ise;
SEO hizmeti ile PPC’ye başlamaktan daha hızlı sonuç alacaksınız.
Eğer elinizde;
- Önceki PPC verileri varsa,
- Özel açılış sayfası mevcutsa
- Geçmiş veriler duruyorsa,
- Yazar yok, geliştirici yok ve bağlantı profiliniz oldukça zayıfsa
PPC için ilerlemeyi seçmek sizin için daha hızlı olacaktır.
Tam olarak gördüğünüz gibi SEO’nun PPC’den daha uzun sürmediği kesinleşti. Her birinin kendi işiniz, kendi ekibiniz ve dijital olarak nerede olduğunuzla ilgili olduğunu bilmelisiniz.
Bu her iki faktörde önemlidir. PPC vs SEO olmamalı, PPC ile SEO olmalı. Kendinize nereden başlayacağınızı veya her iki çalışmayı da isteyip istemediğinizi sorun.
Seçim bütçeden çok elinizdeki personel kaynağı ile ilgilidir. Kontrol, denetleme, stratejilere destek olmalısınız.
14 Ocak 2020
Yorum yapılmamış
Yazar: Gökhan AKSOY